KIRMIZI PELERİNLİ KENT-ASLI ERDOĞAN

Merhaba,

Bildiklerinizin dışında bir yazarın kitaplarını okumayı denediniz mi hiç? Ben kolay kolay cesaret edemedim buna. Sadece 2 yıl önce birkaç farklı yazarı denedim ve bunlardan sadece birini çok sevdim. O da Aslı Erdoğan’dı.
Kabuk Adam kitabını okumuştum ilk olarak. Ve bitirdiğimde daha önce nasıl okumadım diye kendime çok yakınmıştım.

Bilmiyorum sebebini ama Kabuk Adam’ı okuyup bitirdikten sonra hissettiğim şey çok tuhaftı. Hani böyle kimsenin bilmediği bir sırrınız olduğunu zannedersiniz ve ayıplanmaktan, anlaşılamamaktan dolayı onu herkesten saklama gereği duyarsınız ya… Sanki anlatırsanız o şeyin büyüsü bozulurmuş gibi gelir. Ama işin sonunda aynı şeyi birinin daha bildiğini, aynı hisleri bir başkasının da hissettiğini öğrenince, o sırrın ağırlığından kurtulur, tek olmadığınızı hissedip hafiflersiniz. İşte aynen böyle hissetmiş ve nedense çok rahatlamıştım. Ve kitap bittiğinde yakın bir arkadaşımla vedalaşmış gibi hissetmiştim.

Ama neyse ki bu bir veda değilmiş.🎈

Çünkü, uzun bir aradan sonra yeniden bir Aslı Erdoğan kitabı aldım ve yine içinde kayboldum!

Bu sefer aklımı başımdan alan kitabı, Kırmızı Pelerinli Kent’ti.

Aslı Erdoğan, bu kitabında yine karanlık, kanunsuz ve hatta korkunç bir kenti ele alıyor. Ama siz yine de anlattığı onca kanunsuzluğa, korkunç, hatta mide bulandıran olaylara ve ucuz o ölüm hikayelerine rağmen o kente gitmek istiyorsunuz. Tıpkı “Kabuk Adam” kitabında olduğu gibi.

Burada kahramanımız Özgür. İstanbul’dan Rio de Jenario’ya okumak için gelen iyi bir ailenin hayata adeta kafa tutan kızıdır. Özgür burada, Rio de Jenario’nun olumsuzluklarıyla baş edebilmek için, “Kırmızı Pelerinli Kent”i yazmaya başlar. Ve bize o güne dek, sadece rengarenk karnavallarıyla ya da futboluyla bildiğimiz Rio’nun en karanlık kapılarını açar. Ve açar açmaz,  suçla yoğrulmuş insanlar, kavurucu sıcakta ter kokan bedenler, parasızlık, itilip yere atılmışlık, sonra tekmelenmişlik ve korkunç bir yalnızlık karşılıyor sizi… Ve uğurlayana kadar da hiçbir şey değişmiyor. Üstelik okurken bunların hiçbirini yadırgamıyorsunuz. Çünkü bu onların normalleri. Çünkü,”Karanlıkta herkes kördür.”

Aydınlığı normalleştirmeniz adına değil bu kitap. Sevdiğiniz bir insanı nasıl ki bütün hatalarıyla, cartlarıyla, curtlarıyla kabul ediyorsanız, Rio’yu da onu anlatan Aslı Erdoğan’ı da Kırmızı Pelerinli Kenti de okuyunca o şekilde kabul edeceksiniz.

Kitapta Özgür’ün kendi yaşamını anlattığı bölümler ile onun yazdığı romandan bölümler iç içe geçiyor. Betimlemeler oldukça fazla fakat o kadar başarılı ki bu konuda, şehri de yaşananları da kelimelerle ilmek ilmek içinize işliyor.

Cesur kadınların yazdığı, çizdiği, boyadığı, söylediği her şey çok ama çok kıymetli benim için. Aslı Erdoğan da o cesur kadınlardan…
Gönül rahatlığıyla okumanızı önerebileceğim, tanımanızı istediğim yazarlardan…

🌾

Altını çizdiğim bazı cümleler ise şunlar;

“Yaşam iki göz kırpması arasında görülen bir düştür. Yalnızca bir düş…”

” Yalnızlığımız çok fazla can yaktığında, acıyı kaptan kaba aktarıyor, aslında zerre kadar anlam içermeyen hayata ne derinlikler yüklüyoruz. ” (* acıyı kaptan kaba aktarmak.. bence çok güzel bir benzetme…)

” Hiçbir şeyi sakınmayacak, saklamayacak, esirgemeyeceksin. Ne kırk yıl sonra, ne de yarın, hemen şimdi ,müzik bittiğinde ölecekmiş gibi dans edeceksin. “

” Bu kent, sonsuz rastlantılar oyununda öyle ustalaşmıştır ki onun karşısında şeytan bile amatör sayılır. Blöf yaptığına inandırdığı an kare as çıkartır. ”

”Neden seçtim bana öldüresiye düşman bu kenti? İnsan acısından lif lif dokunmuş kırmızı peleriniyle benliğimi sarıp sarmalayan, keskin dişlerini karnaval maskelerinin ardına gizleyen Rio de Janerio’yu?.. Yalnızca tek bir şey adına güvenli suları terk eder, kendi köklerimizi keseriz. Adem’in, uğruna ölümsüzlüğü teptiği tek şey adına: BİLİNMEYEN.” 

Ben çok sevdim Kırmızı Pelerinli Kent’i . Umarım siz de seversiniz, sevgiler…

Kategoriler: OKUMAK GÜZELDİR
tastimcemberimden

Yazan:tastimcemberimden Yazarın tüm gönderileri

Selam, ben Fatma, Halkla İlişkiler ve Reklam bölümü doktora öğrencisiyim. Burada bana ilham veren kişilerin öykülerini, okuduğum kitapları, izlediğim film ya da belgeselleri yani beni çemberimden taşıran şeyleri paylaşıyorum. Eğer sen de ilhamını bulmak ve çemberinden dışarı taşmak istiyorsan bu öğrenme yolculuğunda bana eşlik edebilirsin.

Bir cevap bırakın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Çerez Notları

Web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz bundan memnun olduğunuzu varsayacağız.